Tayyip’in Hulusi’si şöyle buyurmuş: “Eğitimin amacı bilgi edinmek değildir. Eğitimin amacı bir Allah korkusu iki kuldan utanmak. Eğer biz 4-12 yaş arasındaki insanlara, çocuklarımıza Allah korkusunu verirsek, Allah’tan korkmayı, kuldan utanmayı verirsek efendim vatan sevgisini verirsek, millet sevgilisini verirsek, bayrak sevgisini verirsek, başkaları için iyilik yapmayı öğretirsek ve diğer milli ve manevi değerlerimizi onlara yüklediğimiz takdirde onun üzerine bu çocuk nereye giderse gitsin, dünyanın her şeyde gitsin bu çocuktan korkmayın.”(10.09.2024 Cumhuriyet)
Tayyip’in Hulusu’si nasıl da utanmadan, yüzü kızarmadan sarf ediyor bu sözleri, insanım diyenim aklı almıyor.
Bir kere size nasıl bir eğitim vermişlerse, 3 ile 12 yaş arasındaki kritik eşikte artık size nasıl değerler aşılandıysa, çok rahat yalan söyleyebiliyor ve bu yalanları yüzünüz kızarmadan sarf edebiliyorsunuz.
Hulusi Akar Allah korkusundan bahsediyor. Ama önce kendine bir bakması gerekiyor. Allah korkusu olan, bu dünyada yaptıklarından öbür dünyada hesaba çekileceğine dair ahiret inancı olan bir insan bu kadar kötülüğe batmış, bu kadar hırsızlığa, yolsuzluğa, bu kadar yalana, dolana bulaşmış AKP’giller avenesinde yer alamaz. AKP’giller’in Bakanı olamaz.
Tayyip’in Hulusi’si Kuldan utanmaktan bahsediyor. Hulusi’nin kuldan utanacak yüzü olsaydı, Türk Askeri’nin başına çuval geçirten ABD Çakalından madalya almazdı. Kuldan utanma duygusu olsaydı, Mustafa Kemal’lerin kurduğu Laik Cumhuriyet’i yerle yeksan etmek için Ergenokan, Balyoz v.b. adlı CIA Operasyonlarına, Türk Ordusunun şanını şerefini korumak için yiğitçe karşı dururdu. Utanma gibi insani bir duyguya sahip olsaydı Hulusi Akar; 15 Temmuz Ganimet Paylaşım Savaşının bir aktörü olmazdı. Utanacak yüzü olan, üstelik bu halkın vergileriyle General olmuş biri olan bu “insan”ın, Boğaz Köprüsü üzerinde boğazı Ortaçağcı Gericiler tarafından kesilerek katledilen genç askerlerimiz için vicdanı sızlardı. Hiç birşeyden haberi olmayan bu evlatlarımız için üzüldüğünü gösterir bir açıklama yapardı utanma duygusu olan.
Tayyip’in Hulusi’si Vatan Sevgisinden bahsediyor. Vatan toprakları olan 20 ada ve 2 kayalığımız Yunan’a peşkeş çekiliyor, sesin çıkmıyor. Ülkemiz Yeni Sevr Projesi olan BOP çerçevesinde en az 3 parçaya bölünmeye çalışıyor, kılın kıpırdamıyor. Üstelik BOP Eşbaşkanıyım diyen Tayyip’in Bakanı oluyorsun. Kuvayimilliye Yadigarı bütün kurum ve kuruluşlar peşkeş çekiliyor, vatan toprakları yabancılara bir bir satılıyor, ülkemize 15 milyon civarında mülteci, sığınmacı adı altında BOP Askerleri dolduruluyor, bütün bunlara en ufak bir tepkin yok. Senin Reisinin ağzıyla seslenelim sana: Ey Hulusi, vatan sevgisini ağzına almaya hakkın yok. Çünkü senin vatan diye, halk diye bir derdin yok.
Başkalarına kötülük yapmak üzere, kişiliğini belirleyen 3 ile 12 yaş arasındaki eşikte Ortaçağcı değerler yüklenmiş bir Hulusi Akar, başkaları için iyilik yapmaktan dem vuruyor. Halkımız işsizlik ve pahalılık cehenneminde yansın, yeni eğitim-öğretim yılında masraflar emekçi Halkımzın belini büksün, okullarımız Peşaver Medreselerine dönüştürülsün, kul kişilikli kindar ve dindar bir nesil yetiştirilsin, ondan sonra başkaları için iyilik. Hadi ordan be diyoruz bizde Halkçı Kamu Emekçileri olarak. Sizlerin sadece size biat edecek yandaşlara, beşli yedili onlu çetelerinize, en yakın avenenize iyiliğiniz dokunur.
AKP’giller ve avenesi, Onların bir zamanlar Bakanı, Onların bir zamanlar Genelkurmay Başkanı olan Hulusi’ye yüklenen Ortaçağcı değerler. Onlara yüklenen bu dini değerler üzerine ahlak inşa edilemeyeceği, AKP’giller’in 22 yıllık iktidarları döneminde uyguladıkları vatan ve halk düşmanı politikalarında görüldü. Bu güruh insani, vicdani, ahlaki, ulusal değerleri ortadan kaldırmak üzere iktidar koltuğuna oturdular. O nedenle bunlara karşı bıkmadan, yılmadan, korkmadan mücadele etmek sendikal mücadelenin olmazsa olmazı olmalıdır.
Ve Hulusi’nin bu düşüncesi AKP’gillerin ‘Türkiye Yüzyılı Marif Modeli’ dedikleri modelin özetidir.
AKP’giller bu model ile halkımız 1400 yıl önceki köleci Arap toplumunun karanlığına hapsetmek istemektedir.
Bu model insanlarımızı özgür aklını kullanmaktan men ederek onları kul kişilikli bir robota, birer meczuba dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Bu model günümüzde IŞİD, Taliban Afganistan’ı modelidir. Bu modelde kadınlar 8-10 yaşından itibaren ev kölesi ve cariye yapma modelidir.
AKP’giller bu modelle halkımızı önce tarikatlarla şeyhe, şıha, sonra kendi Tefeci-Bezirgan, Finans-Kapital ortaklı vurguncu iktidarlarına oradan da ABD-AB emperyalistlerine kul yapma köle yapma modelidir.
Bu model Laik Cumhuriyet, Kuvayimilliyeci ve Mustafa Kemal düşmanı bir modeldir.
Bu model yırtılıp atılmadan ne laik, demokratik, bilimsel, parasız eğitimden söz edebiliriz. Ne de Laik Cumhuriyet, Demokratik halkçı çağdaş bir ülkeden söz edebiliriz. 11.09.2024
Halkçı Kamu Emekçileri
News
