14-28 Mayıs 2023 seçimlerinin sonucunda meclis, emperyalist uşaklarıyla, Laik Cumhuriyet düşmanı Ortaçağcı gerici din bezirganlarıyla doldu! AKP’giller, hedefledikleri Ortaçağcı Faşist Din Devleti’nin inşasına giden süreçte hız kesmeden yol almak için Molla Necmettin’in oğlu Fatih Hafız’ın Yeniden Refah’ını ve insanlık düşmanı, domuz bağcı canavar katil sürüsü Hizbullah cemaatinin siyâsi temsilcisi HÜDA PAR’ı meclise taşıdılar. 21 yıllık iktidarları sürecinde, tüm eğitim kurumlarımızı Peşaver Medreseleri’nden farksız hale getiren AKP’giller’in yeni Eğitim Bakanı da “Karma eğitim zorunlu değil” diyen Yusuf Tekin oldu.
Peki kimdir bakanlık koltuğuna oturtulan bu şahıs? 21 yıllık AKP karanlığının büyümesinde rol alan, laik eğitim sisteminin yok edilmesinde yoğun çaba sarf eden, karma eğitimin zorunlu olmaktan çıkarılmasını savunan emir kullarından birisi. Bir aylık profesörken Hacı Bayram Veli Üniversitesine rektör olarak usulsüz bir şekilde atanmasıyla gündem olan kişi. Mevcut yasalar, rektör olabilme şartını 3 yıllık profesör olunmasına bağlarken, Yusuf Tekin için ilgili yasa değiştirilmiş ve tepeden inme bir şekilde rektörlük koltuğuna oturtulmuştu. Hal böyle olunca bugüne kadar biriktirdiği kabarık sicili ile AKP’nin Din İşleri Bakanlığı’na çevirdiği Milli Eğitim Bakanlığı’na getirilmesi tesadüfi değil elbette. Aynı zamanda ”Şeriat, Meşruiyet ve Meşrutiyet” isimli kitabın yazarlığını yapan bu kişi, 2014 yılında verdiği bir röportajda “Eğitimin karma olmasını zorunlu kılan bir düzenleme yok” ifadelerini kullanmıştı.
Görüldüğü üzere ABD-AB Emperyalistleri tarafından bir proje olarak iktidara taşınan AKP’giller, Türkiye tarihinde eğitim alanına yapılan en büyük saldırıları gerçekleştirerek, Laik Cumhuriyetle olan hesaplaşmalarını bugün de tam hızıyla sürdürüyor. Temel hedefi düşünen, sorgulayan, aklını özgürce kullanan bireyler yetiştirmek olması gereken bir eğitim, Tefeci-Bezirgan Sermayenin iktidardaki siyasi temsilcisi AKP’giller’in can düşmanıdır. Onlar sınıf karakterleri gereği, yurttaş değil, kul isterler. Ümmet toplumundan ötesini göremezler, istemezler.
Bu nedenle, 21 yıllık iktidarları boyunca, laik, bilimsel, demokratik ve kamusal eğitim adına ne varsa tarumar ettiler. Cumhuriyetle birlikte kazandığımız yurttaşlık kimliği yerine, eğitim alanındaki Ortaçağcı-gerici uygulamalarıyla Ümmet toplumunun biat eden, düşünemeyen, sorgulayamayan, kafayı yakmış kullarını yetiştirmeyi hedeflediler. İşte bu amaçla okullarda yeni dönemde bir başka uygulama daha başlatıyorlar. Yıllardır eğitim kurumlarımızda tarikat ve cemaatlerin cirit atması, bir milyon çocuğumuzun tarikatların pençesinde olması, kesmiyor bu hain Ortaçağcı-gerici iktidarı!
“Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi” (ÇEDES) adı altındaki sözüm ona “manevi danışmanlık” adı altında, İzmir genelindeki okulların 3’te 1’ine denk gelen 842 farklı okulda imam hatip, kuran kursu öğreticisi, vaiz ve din hizmetleri uzmanı görevlendiriliyor (https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/izmirde-her-uc-okuldan-birine-imam-atandi-2087755).
25 bin okulumuzda hala psikolojik danışman olarak görev yapacak rehber öğretmen eksiği yaşanırken bu uygulama ile ilkokul, ortaokul ve liselere imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve kuran kursu öğreticilerinin atanması rehberlik servisi gibi görev yapacakları anlamı taşıyor. Kısacası, okullarda çocuklarımız artık öğretmenlerin yerine temel görevleri çocuklarımıza “kafayı yaktırmak” olacak olan bu ağzı salyalı din bezirganlarına teslim edilecek!
İstanbul’da ise, Bilaloğlan’ın TÜGVA’sına Valilik onayı ile farklı ilçelerde toplam 238 okul ile bu okulların spor salonları 16 Haziran ile 28 Temmuz arasında tahsis ediliyor. Amaç belli: Ortaokul ve lise öğrencileri, yaz döneminde de “seminer, konferans, etkinlik” adı altında nefes aldırılmadan Ortaçağcı gericiliğin rahlei-tedrisatından geçirilecekler. Zaten bu saklanmamış da. Bu kapsamda başta Cüz\Kuran’ı Kerim eğitimleri verileceği açıklanmış. (https://www.birgun.net/haber/238-okul-tugvaya-tahsis-edildi-443078).
Karşı karşıya kaldığımız tablo bu. Sorun çok büyük ve köklü bir mücadele yürütülmesinden başka çaremiz yok! İşte bugün, ülkemizi, çocuklarımızı Ortaçağ karanlığının dipsiz kuyularına sürüklemek isteyenlerle ellerinde laikliğin, aklın, bilimin meşalesini tutan Prometheuslar arasındaki bir savaştır bugünlere eşlik eden. Her türlü haksızlığa, gericiliğe karşı yürütülen bir savaşın temsilcileri olan biz Halkçı Kamu Emekçileri; tarihe adımızı umut ve direniş olarak kaydetmek için mücadele ediyoruz!
Bilsinler ki; meşru olmayan yollarla iktidarı ve gücü elinde tutanlar;
Bu hep böyle gitmeyecek!
Kurmayı planladığınız Ortaçağcı-Faşist Din Devletini kuramayacaksınız!
Hain planlarınıza erişemeyeceksiniz!
Doğacak güneşe ve yaşama ait umutlarımız ve özgürlüğe olan tutkumuzla;
Eskisinden daha da öfkeyle bilenmiş yüreklerimizle;
Beslendiğiniz tarikat ve cemaatleri sizlerle beraber tarihin çöplüğüne yollayacağız!
Ant olsun, çocuklarımıza güneşli güzel bir ülke bırakacağız!
Halkçı Kamu Emekçileri
06 Haziran 2023