Kiminin yanarak, kiminin dumandan boğularak kiminin de göçük altında kalarak yaşamdan kopartıldığı, 301 maden işçisinin ölümün kucağına terk edildiği günün yıldönümü.
8 yıl önce açlık, yoksulluk ve işsizlik cehenneminden kaçarken bir lokma ekmek uğruna indikleri maden ocağında, bir avuç kömür için katledilen 301 madenci yeraltından sesleniyor biz yeryüzündekilere:
Tedbirin adını takdir koyup
Ölüm bu işin fıtratında var diyenlerden,
Hesabımız soruldu mu?
Madenciye atılan o tekmeyi unuttunuz mu?
Patronların daha fazla kâr hırsına bekçilik yapan
Tayyipgiller’in başını çektiği Parababaları Sömürü ve Soygun Düzeni ile
İşçi sınıfını satan, sarı ve sahte TÜRK-İş’ten oluşan
Siyaset-sermaye-sendika üçgeninden kurtulabildiniz mi?
Gözü yaşlı annelerimizin, öksüz çocuklarımızın, yapayalnız kalan eşlerimizin acılarını dindirdiniz mi?
Yoksa yine kameraların önüne geçerek yas nutukları atıp, bir kere daha mı öldüreceksiniz bizleri?
Soma’da, Ermenek’te ve daha birçok madende bir avuç kömür uğruna bir ömür veren madencileriz biz!
Mezar başı anmalarla geçiştirilen süslü sözler söylenmesin arkamızdan!
Kanımızı içen, canımızı alan bu sömürü düzenidir.
Adalet yerini ancak bu kirli düzeni yıkılırsa bulacak.
İş cinayetlerinin fıtrat sayılmadığı, işyerlerinin mezarlıklara dönmediği bir Türkiye’de yaşamak istiyorsanız eğer,
Önce sorumlulardan bizim hesabımızı soracaksınız!
Halkçı Kamu Emekçileri olarak ;
Size sözümüzdür Madenci Kardeş!
Ne Soma’yı ne de sana atılan o tekmeyi unuttuk!
Soma’nın ve tüm iş cinayetlerinin hesabını soracağız!
İnsanı sağmal sürü yerine koyan bu kanser düzenini yıkıp,
Halkın iktidarını kuracağız!
Kahrolsun Parababalarının Sömürü ve Soygun Düzeni! (13.05.2022)
Halkçı Kamu Emekçileri