Ne zaman ki yaptığınız kanunsuz işlerden biri kamuoyunca duyuldu ve tepki gösterildi; hemen “yok yanlış anlaşıldım, yok sehven yapmışız” gibi kendi sınıf karakterinizi ortaya koyan bezirgânca savunmalara sarılıyorsunuz. Tükürdüğünü yalama bağımlısı oluşunuz tesadüf değil, temsil etiğiniz Tefeci-Bezirgân Sermayenin bir alışkanlığıdır. Zora geldiniz mi hemen bu yola başvurursunuz, hiç de mideniz bulanmaz…
En son yine, Eğitim İş Tekirdağ Şubesi’nin ifşa etmesiyle kamuoyunda duyulan, AKP Tekirdağ İl Başkanı’nın, Tekirdağ Süleymanpaşa Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin evlerine karne dağıtmasıyla bu durumu tekrar görmüş olduk.
Bilindiği gibi AKP’nin Eğitim Bakanı, salgın tedbirleri kapsamında uzaktan eğitimin sürdüğü 2020-2021 eğitim öğretim yılı birinci döneminde karnelerin elektronik ortamdan görüleceğini yani elden karne dağıtımının kesinlikle yapılmayacağını açıklamıştı. Nitekim okullarda karne basılmadı, hiçbir öğretmen bu yarıyılda elden karne dağıtamadı.
AB-D Emperyalistlerinin var ederek iktidara getirdiği ve iktidarda tuttuğu AKP’giller’in, eğitim alanındaki her türlü gayrimeşru işlerini ilk önce hayata geçirdikleri okullar İmam Hatip okullarıdır. Bunun rahatlığıyla; öğrencilerden birinin babasını Kovid-19’dan kaybetmiş olmasına, yüz yüze eğitime ara verilmiş olmasına, öğrenci ve veliye bile elden karne verilmemesine rağmen Tekirdağ AKP İl Başkanı elden karne dağıtıyor.
Sen hangi yetkiyle, hangi sıfatla elden karne dağıtıyorsun?
O öğrencilere ait karne bilgilerini hangi yetkiyle ediniyorsun?
Ve ilgili okulun idarecileri; siz hangi yetkiyle böylesine bir suç işleyebiliyorsunuz?
En uç noktada, öğrenci velilerinin bu işe itirazı olmadığı varsayılsa dahi, sizin böyle bir yetkiniz var mı?
Açıkça suç işliyorsunuz…
Ey AKP Tekirdağ İl Başkanı;
Öğrencilerden birinin Kovid-19 nedeniyle kaybettiği babasının katili, sizin yani bağlı bulunduğunuz AKP’nin neredeyse çökme noktasına getirdiği sağlık sistemi ve yine salgının başından beri yeterince tedbir almaması – salgın verilerini halktan gizlemesi değil mi?
Siz halkı uyutarak küplerinizi doldurun da halkın sağlığına ne olursa olsun…
Gayrimeşru – kanundışı siyasi varoluşunuzu sürdürebilmek için yine gayrimeşru ve kanun dışı işlerden medet umuyorsunuz. Şaşırmıyoruz, sizin doğanız bu.
Bizler ise başta İşçi Sınıfımız gelmek üzere tüm emekçi halkımızın alın terini gasp eden Parababalarının yarattığı bu sömürü ve vurgun düzenini ortadan kaldırmaya ömrünü adamış Hikmet Kıvılcımlı’nın devamcıları olarak, yıktığınız Laik Cumhuriyet’i hiçbir sömürüye izin vermeyecek biçimde yeniden kurmaya ant içmiş kamu emekçileriyiz.
Bizler davamızda haklıyız, meşruyuz. Er geç vatanımızı vurguncu asalak sınıflardan temizleyeceğiz. Eğitim de bilimsel, gerçek anlamda laik, tümüyle parasız olacak o zaman.
O zaman Laik Cumhuriyet’imizin kurucusu Mustafa Kemal de, Kuvayimilliye şehitlerimiz de kabirlerinde rahat uyuyacaklar.
Yaşasın Bilimsel, Laik, Parasız Eğitim Mücadelemiz!
Bağımsızlık Bizim Karakterimizdir!
Halkız, Haklıyız, Kazanacağız! (26 Ocak 2021)
Halkçı Eğitim ve Bilim Emekçileri