2019 yılında Ege Üniversitesi, güvenlik(!) gerekçesiyle, tüm personel ve öğrenci araçlarına sticker satarak para koparmaya, bunlardan gelir kapısı yaratmaya çalıştı. Ki daha öncesinden sadece plaka tanımlanarak personel ve öğrenci araçları rahatlıkla kampüse girebiliyordu. Ege Üniversitesi Rektörlüğünün bu hukuksuz uygulamasına karşı mücadele etmek gerekiyordu ve bu mücadelenin bir yönü de hukuki mücadeleydi.
Bu bağlamda önerimizle, Eğitim-İş sendikasının İzmir 4 No’lu şube (Yükseköğretim Şubesi) üyesi Özkan KUPLAY üzerinden sendikamız Eğitim-İş Avukatı Av. Ozan KARAKAYA’nın yürüttüğü bir dava açıldı.
Anayasa’nın 2. maddesinde yer alan hukuk devletinin temel ilkelerinden biri olan “belirlilik” ilkesine göre, yasal düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi de gerekli görüldüğünden, Ege üniversitesi rektörlüğünün söz konusu keyfi uygulaması hukuksuz bulunduğundan davamız kazanımla sonuçlandı.
Korku imparatorluğunun yaşandığı bu siyasi ortamda, gerçekleri söylemekten korkmadan açtığımız bu dava lehimize sonuçlanarak önemli bir sendikal kazanım elde edilmiş oldu.
Doğruyla savaşan herkes kaybeder.
İlgili mahkeme kararı aşağıdadır.
08.12.2020
Ege Üniversitesinden Halkçı Kamu Emekçileri