Ülke yangın yerine dönmüşken, halkımız işsizlik, pahalılık cehenneminde kavrulurken, yani ekonomik krizle boğuşurken AKP’giller Ortaçağcı özlemlerini gidermek için yeni hamleler yapmaya tam gaz devam ediyorlar. 16 yıllık uygulamalarıyla tüm okulları Ortaçağcı Peşaver medreselerine döndürmeleri yetmedi, hızlarını alamadılar şimdi de okulların açılması ve kapanmasına ilişkin esasların düzenlendiği yönetmelikte liselerde karma eğitime ilişkin çok önemli bir değişiklik yaptılar.
“Milli Eğitim Bakanlığı, okulların açılması ve kapanmasına ilişkin esasların düzenlendiği yönetmelikte liselerde tarikat ve cemaatlerin sıklıkla gündeme getirdiği karma eğitime ilişkin değişiklik yaptı. Liselerin açılmasına ilişkin bölümden “Çok programlı Anadolu lisesi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve mesleki eğitim merkezinde karma eğitim yapılır” maddesi kaldırıldı. Değişiklikler, nüfus ve öğrencinin az olduğu yerlerde düz, meslek ve teknik liselerdeki programları tek okulda toplayarak kız ve erkeklerin ayrı eğitim yapmasının önünü açtı.” (Cumhuriyet 10.09.2018)
Bu durum bizim için şaşırtıcı olmadı. Sürecin buraya geleceği AKP’gillerin şimdiye kadar olan uygulamalarından belliydi. Ortaçağ kalıntısı Tefeci-Bezirgân Sermaye Sınıfının siyasi temsilcileri olan AKP’giller AB-D Emperyalistleri tarafından iktidara getirildiklerinden bu yana ülkemizi faşist din devletine götürmede temel araçlardan biri olan eğitimin gericileştirilmesi için kararlar aldılar ve aldıkları kararları da hayata geçirdiler. Bunlardan bir kısmını şöyle sıralayabiliriz:
Okullarımızda kız ve erkek öğrencilerin karma olarak eğitim alması esastır. Bu uygulama cumhuriyet devrimleriyle elde ettiğimiz laik ve çağdaş bir uygulamadır. Bu uygulama 1973 tarihli Milli Eğitim Temel Kanunu’nda karma eğitim başlığı altındaki ilke ile hayat bulmuş bir uygulamadır. Ancak irtica, erkek egemen düzen, tefeci-bezirgan sınıf bu uygulamayı bir türlü hazmedememiş; sürekli eleştirmiş ve kaldırılmasını istemişlerdir. Gerekçe olarak ise karma eğitimin kızlarımızın ahlakını bozduğunu, zina ve fuhuşa kapı açtığını ileri sürmüşlerdir.
Karma eğitim, kız ve erkek çocukların bir arada eğitim almalarını sağlayarak onları hem psikolojik, hem de sosyal olarak olumlu yönde etkilemektedir. Ayrıca bu süreçte, kız ve erkek çocuklar birbirlerini karşı cinsiyetler olarak tanıma fırsatı bulmakta, kadın erkek ruhsallığını, erkek de kadın ruhsallığını keşfetmektedir. Böylelikle toplumsal üretim ve üreyim sağlıklı temellere dayanma imkânı bulabilmektedir. Çünkü yaşam, bu iki cinsiyetin işbirliği, birlikteliği ile devam etmektedir. Etkin bir formal eğitim sürecinin görevi de yaşamı okul ortamına taşımak, onları gerçek yaşamda başarılı ve üretken kılmaktır. Ayrıca, kadın ve erkeğin ayrı eğitimi, cinsiyetlerin birbirine yasaklanması, yaşamın doğal akışına ters düşer. Nefsi kışkırtır ve iradeyi de aşan alt şuur patlamalarına yol açabilir. Alt şuurda bastırılmış cinsel ihtiyaçların bir gün patlayacağı unutulmamalıdır. Kadın da, erkek de tarihsel görevlerini sağlıklı şekilde yerine getirmelidir. Bu da ancak, iki cinsiyetin birbirlerini tanıması ve anlaması ile mümkündür. İnsanı insan yapan da budur.
Tüm bu nedenlerle, karma eğitim sosyal, tarihsel ve bilimsel zorunluluktur.
Bizler, Halkçı Kamu Emekçileri, bu sorumluluğun gereği olarak çocuklarımızın ve gençlerimizin yaşamlarının ve geleceklerinin Ortaçağ karanlığına mahkûm edilmesine izin vermemek için mücadelemizi sürdüreceğiz. Ve inanıyoruz ki bu mücadele er ya da geç kazanılacak. (13.09.2018)
Yaşasın Laik, Bilimsel, Demokratik, Parasız Eğitim Mücadelemiz!
Halkçı Kamu Emekçileri